Oğul! Yola çıkmadan niyetine bak.
Niyetin ne? Hicretin kime? Unutma; "Herkese
ancak niyet ettiği şey vardır." Unutma; herkes ancak kalbinin ekmeğini yer.
Yer yemesine de niyet temiz değilse, ekmek helal değilse boğazda kalır; unutma!
Oğul! Kendine bakmasını öğren. Aynanın
karşısına geçip kendine övgüler yağdırma. Makyaj yapıp "Ben ne güzelim!" deme.
Kendine karşıdan bakmayı da öğren. Dolap beygiri gibi kendi etrafında dönüp
durma. Çık tribüne, nasıl bir oyuncu olduğunu sen de gör.
Oğul! Kendi varlığını toprağa göm. Göm
ki tohum çatlasın. Göm ki filiz olup ağaca yürüsün. Göm ki meyveye dursun.
Unutma; gömülmeyen şey nabit olmaz. Toprakla kavuşmayan tohum yeşerip çiçek
açmaz. Toprağa gömülmeyen benlik, ruh ikliminde yeşeremez.
Oğul! Kendini göstermek, nefsini memnun
etmek, öğünmek için başka yollara düşme. İşin, övüncün olsun. Kendini
ilişkilerinle değil işinle göster. Kendini işinde göster.
Oğul! Kıskanma, sen de çalış.
Duyguların zehirliyse bil ki düşüncelerin de zehirlenecek. Sen zehir aldıkça
önce ilişkilerin uyuşmaya başlayacak. Kalbini temiz tut.
Oğul! Niyet et. Kendine en uzaktaki
hedefi belle. Hayal kur. Ümit et. Hedefine ulaşmanın ümidiyle hedefini parlat,
kendini zinde tut. Gayret atına bin, durmadan yola sür. Her gün yola çıkarken "Sağlıkla
ve huzurla evimden çıkmayı nasip eden Allah'ım! Günün sonunda sağlıkla ve
huzurla yuvama kavuştur. Emeğime ve huzuruma musallat olanları yoluma çıkarma."
diye dua et. Himmet dile.
Oğul! Her zaman senden önde gidenler
olacak. Fesatlık edip de onlara arkadan çelme takma. Sen de hızlan, onlara
yoldaşlık et. Beraber yürümeyi öğren. Beraber olmayı öğren. Unutma, tek başına
bir hiçsin.
Oğul! Elbet bir ücret almak hakkındır.
Unutma ki bu hak mutlak değildir. Çalışmanın karşılığıdır. Emeğinin
karşılığıdır. Yine unutma ki hakkını vermediğin işin karşılığında aldığın,
helâl değildir. Bildiğin hâlde bilmiyorum dersen, görevin olduğu hâlde ihmal
edersen, hasta olmadığın halde rapor alırsan, mesaini özel işine ayırırsan; bil
ki aldığın, helâl değildir.
Oğul! Her işe laf atan olma, bildiğini
söyle. Her bildiğini her yerde söyleme, sıranı bekle. Sıra sana gelince çok
konuşma, haddini bil. Söyleyince de usûlünce söyle, kırıp dökme.
Oğul! Her gördüğünü iyi sanma,
tanımadan kanma. Her güzel sözü doğru sanma; düşün, araştır, sabrın terazisinde
tart. Ambalajına aldanma, içine de bak. Biliyorum deme, kullanma kılavuzunu da
oku.
Oğul! Mahremini gösterme. Özelini ifşa
etme. Yediğini, içtiğini insanların gözüne sokma. Yapacağını göstere göstere
yapma. Uluorta konuşup herkese duyurma.
Oğul! Hayatın herkesi bir şekilde
sınadığını unutma. Bu dünyanın bir etme-bulma dünyası olduğunu unutma. Ne
ekersek onu biçeriz, unutma. Sınavında şikâyet etme, isyan etme. Sabret, dua
et, şükret. Nefsine ağır gelene katlan. Tahammül göster ki zafer büyük olsun.
Yükün ağır olsun ki ücreti de güzel olsun.
Oğul! Çevreni güzelleştir. Gül dik,
fesleğen ek. Begonvilleri buda, taflanlara şekil ver. Kapılara lavanta
kesecikleri as. Eğer diktiğin bitmez, ektiğin kokmaz ise terk et orayı. Kendine
yeni bahçeler ara. Kendini çöllere mahkûm edip fırtınada yok olma. Hicrette
hayat, seyahatte sıhhat olduğunu unutma. Yeni bir başlangıç için yola çıkmaktan
korkma.
Oğul! Dost edin. Dostlar, yedek kalplerdir.
Kalbin teklediğinde, yedeğinin olmasının ne büyük bir nimet olduğunu unutma.
Baba dostlarını da sakın ihmal etme.
Oğul! Dünya nimetine aldanma. Fâni
olana bağlanıp kendine fenalık etme. Zaafa düşüp ziyan olma. Basiretli ol.
Ahmaklık edip yarın "Ah kafam!" diye dövünme. Dünya sûretlerinin kirlettiği
aynaya bakıp kendini aldatma.
Oğul! Mesleğe başladığın gün; "Oğlum, devletin kapısına gelen vatandaşa
kolaylık göstermez ve boynu bükük geri çevirirsen sana hakkımı helâl etmem."
diyen anne-babana hakkını helâl ettir. İnsanların yüzüne bak ve gülümse.
İnsanların işini gör. Beddua alma, dua al. Kahır görme, iltifat gör. İnsanları
boynu bükük değil memnun gönder.
Oğul! Oturduğun koltukta, sana verilen
unvanda, sunulan imkanlarda tüyü bitmeyen yetimin hakkı olduğunu unutma.
Oğul! Yolun kutlu, yolculuğunun sonu
mutluluk olsun.
02.02.2022